Şehrin en lüks gece kulüplerinden birinde, Loana dans pistinde adeta büyüleyici bir şekilde süzülüyordu. Uzun bacakları, vücudunu saran kırmızı mini elbisesi ve baştan çıkaran bakışlarıyla gecenin yıldızıydı. Kulübün loş ışıkları altında dans ederken, onu uzaktan izleyen iri yapılı, karizmatik adamın varlığını hissetti.
Deri ceketli, koyu tenli adam, Loana’nın gözlerini yakaladığında hafifçe gülümsedi. Loana, cesurca bir adım attı ve ona yaklaştı.
“Bütün gece beni izliyorsun,” diye fısıldadı Loana, gözlerini adamın geniş göğsüne kaydırarak.
Adam, kendinden emin bir ifadeyle başını eğdi. “Seni izlememek mümkün mü?” diye karşılık verdi.
Aralarındaki çekim o kadar yoğundu ki kelimeler gereksizdi. Adamın güçlü elleri Loana’nın beline uzandığında, vücudu istemsizce titredi. Kalabalığın içindeki bu tehlikeli oyun, onları kulübün özel VIP odasına sürükledi.
Kapılar kapanır kapanmaz Loana, adamın güçlü kollarına kendini bıraktı. Tutkulu öpücükler, derin nefesler ve hızla yükselen arzuların ortasında gecenin sınırları çoktan aşılmıştı. Loana, o geceye dair tek bir şeyden emindi: Daha önce hiç böyle hissetmemişti